10 Aralık 2012 Pazartesi

Yeni Youtube Fenomenim: Screen Junkies!

Bu epik insanları Prometheus'un Honest Trailer'ı sayesinde keşfettim -ki o ne derseniz birazdan açıklayacağım-, Honest Trailer'larını düzenli olarak takip etsem de aslında çok kısa bir zamandır takip ediyorum, yine de müptelası yapıyor insanı.

Screen Junkies'i televizyon yerine Youtube üzerinden program yapan bir grup insan gibi düşünün. Her ne kadar bir grup insan desem de ana karakter Hal Rudnick adında bu Jewish abimiz. Kelimeyi vurgulu yazdım çünkü programda baya bir lafı geçiyor bu durumun. Yahudi de demek istemedim bu günlerde fazlasıyla antipati oluşturan bir kelime çünkü ama Jewish tatlı bak, Jewish diyelim biz bu abiye.


Hal Rudnick

Program dedim çünkü izlediğim videolarda gerçekten televizyon izliyormuşum hissi verdi. Youtube'da çok Vlog var belki ama onlarda genelde arkadaş arkadaşa konuşuyoruz havası var, zaten konuları da çok günlük oluyor evde çekiyorlar ve kendi kameralarıyla kendilerini çekiyorlar. Screen Junkies'i izlerken belli bir hazırlık aşamasından geçmiş ve profesyonel bir şekilde şekilde hazırlanmış bir iş izlediğinizi anlıyorsunuz. Sunum, çekim ve düzenleme çok başarılı. 
Programın rutini ise genelde şu şekilde, Hal Rudnick çıkıyor ve videonun konusunu kısaca anlatıyor ardından da konuya geçiliyor. Dedim ya tıpkı bir televizyon programı gibi. Bu konseptin dışında benim ayrı bir favorim var ki o da tadından yenmez: Honest Trailers.


Honest Trailers

Bir film tanıtımı düşünün ki filmi en objektif yönleriyle anlatıyor. Bir o kadar da sarkastik ve komik bir şekilde. Honest Trailers en boktanından en kültüne kadar tüm filmleri eleştirebiliyor. Önceden gördüğünüz bir filmin - ki zaten henüz izlemediyseniz Honest Trailer'ını izlemenin bir anlamı yok- en salak yanlarını, en kötü oyunculuklarını, en saçma kurgularını, en klişe taraflarını gözünüze soka soka anlatıyor ki size de katıla katıla gülüp 'Harbiden de böyleydi haa' demekten başka bir seçenek kalmıyor.

En sevdiğim bir kaç videolarını da ekleyip yazıyı bitiricem. Bence böyle kaliteli işler ve böyle zeki adamlar desteği her zaman hak ederler. O yüzden sizi de onları desteklemeye davet ediyorum. İyi akşamlar efendim.








19 Kasım 2012 Pazartesi

19 Ekim 2012 Cuma

Asya Dizileri Furyası : To The Beautiful You


Evet efendim, malum okullar açıldı sonbahar geldi tabi Bahar napar, dizi izler hatta dadanır, hatta aym ediktit tu yu diye gezinir ortalıkta. Takip ettiğim onca Amerikan dizisi bölüm bölüm geldiği için eski dostum Asya dizilerine dönüş yapayım dedim. İyi de ettim. Aslında amacım TBY izlemek değildi, Hana Kimi izlemekti. Asya Dizi'de bulamayınca random arama yapıp öyle izleyim dedim, sonra açtım diziyi, baktım insanlar Korece konuşuyor. Dedim yanlışlık oldu herhalde gene tilki misali döndüm Asya Dizi'ye Top 10'dan seçelim bari derken TBY de 2. sıradaymış. İyi hoş bir dizidir bu o zaman ya diyerekten -çok sığ bir bakış açısı biliyorum- izlemeye başladım.

--SPOİLER--
Öncelikle çok çok güldüğümü söylemeliyim bu diziye. Ama drama açısından bakarsak çok saçma kısımları da yok değil. Mesela;
1-Bu kızın gelme sebebini ben bir türlü mantığıma kabul ettiremedim. Yani tamam herkesin idolü var, hayran olduğu isimler var ama senin sebebin olmamış be gülüm diyesim var kıza. Sana mı kaldı çocuğu zıplatmak te allaam. Bi de borçluymuş falan. Hiç kusura bakmayın ama bu kız Koreli diyişiyle stalker'dı arkadaş.Bir de şimdi Hana Kimi'yi izlemeye başlayınca karşılaştırma yapıyorum ve ordaki kızın çok daha geçerli bir sebebi var. Ama senin neyine neyine yani!?
2-Hadi kız kalktı geldi tamam da, o okuldaki oğlanların tamamı mı salak. Ben 10 metreden anlarım onun kız olduğunu. Daha erkeksi kadın mı yok Kore'de?
3-O lise ne biçim lise? Lan gel bi de benimkine bak. Adamlar ' kardo benim sülalem rahat ahaha' hesabı takılıyor. Çıkıp gezmeler, kapının önündeki kızlar, her zaman beden eğitimi olan dersler. Tamam kurmaca kurmacadır da, hem olaylar hem lise bildiğin ergenlik çağındaki bir kızın hayalleri kadar tesadüfi olmuş.
4-O sonunda neden o salak kız çocuğun yanına gitmeden Amerika'ya döndü? Yavru salak mısın lan sen? Neymiş onu görürse gidemezmiş. Ne biçim stalker'sın lan sen. Mal yemin ediyorum.
--SPOİLER--

Not: Çok atarlı bir yazı yazdığımı farkettim ama böyle daha iyi oldu bence. Kelebeğini, böceğini, yaşama sevincini sikiyim. Eleştircen en güzeli.
Dip Not: Adet dönemindeyim gençler kusura bakmayın. Elimde değil.

Neyse oyuncuları tanıtıyım ben. Spoiler'ı ver ver oyuncu tanıt benimki de iş ha. Ayrıca bu diziyle Minho'yu tanıdım ben ve şuan tek diyebildiğim 'Minha Oppa Saranghae <3' eheheh :*


Goo Jae Hee - Sulli

Atlet oğlana olan takıntısından ta Amerikalardan kalkıp Kore'de okumaya gelen kızımız oluyor kendisi. Daha resmi bir dil kullanmak gerekirse, Amerika'da iken farklılıklarından dolayı alay konusu olan ve bir türlü ortama ayak uyduramayan Goo Jae Hee, televizyonda yüksek atlamada gençler rekorunu kıran Kang Tae Joon'u görür. Bu genç atletten fazlasıyla etkilenen Jae Hee zamanla onu idolü haline getirir. Ancak sakatlığı yüzünden Kang Tae Joon yüksek atlamayı bırakmıştır. İdolünün tekrar atladığını görmek isteyen Jae Hee, Kang Tae Joon'la aynı okulda okumak için Kore'ye gelir, amacı onun tekrar atlamasını sağlamak için elinden geleni yapmaktır. Yalnız bir sorun vardır, Kang Tae Joon'un okulu erkek öğrenci okuludur ve Jae Hee erkek kılığına girmek zorundadır.







asdfghjklşi



Gördüğünüz gibi Sulli ablamız normalde çok güzel bir dişi. Gene diyorum, başka hatun mu yoktu Kore'de!?

Kang Tae Joon - Minho

Bu da uğruna gemiler yakılacak eril kişi. Ama yakılır mı yakılır :*. Ihm ıhm neyse. Kang Tae Joon, genç yaşında dünya gençler yüksek atlama rekorunu kırmış başarılı bir atlettir. Ancak sakatlanması nedeniyle iki yıl boyunca tekrar hiç atlamamıştır ve bundan da öte bazı psikolojik nedenlerle atlamak istemiyor ve korkuyordur. Hayatı yeni okul, sınıf ve hatta oda arkadaşı Goo Jae Hee girdikten sonra değişmeye başlar. Özellikle de Goo Jae Hee'nin kız olduğunu öğrendikten sonra.





















Çok mu oldu ne ama Minho olunca duramadım. Adam seksi hem tatlı tam bir ballı lokma tatlısı ye yani ye :)

Cha Eun Kyul - Lee Hyun Woo

Bence dizideki en sevimli karakterdi kendisi. Ayrıca bir Minho olmasa da çok da tatlıydı. Cha Eun Kyul, çok başarılı bir forvettir. Hayatı tam tıkırında giderken, okullarına yeni gelen ve zamanla en yakın arkadaşı olacak olan Goo Jae Hee hayatını alt üst eder. Erkek olduğunu bilmesine rağmen, Goo Jae Hee'ye karşı kalbinin çarpmasını engelleyemeyen Cha Eun Kyul'un dizi boyunca cinsel tercihini sorgulamasını görüyoruz. 


















3 ana karakter yeter bence. 

Not: Sıkıldım :)

Tüm eleştirilerime rağmen izleyin derim oyunculuklar bile yeterli izlenmesi için. Bunu bitirince bir de Hana Kimi'yi yani orijinal Japon versiyonunu izlemenizi tavsiye ederim. Ben şuan izliyorum ve şimdilik çok da iyi gidiyor. Son olarak dizinin güzel soundtracklerini paylaşıp gidiyorum efenim. İyi akşamlar, mutlu kalın.

Jessica & Krystal - Butterfly



J-Min - Stand Up


Onew - In Your Eyes



Taeyeon - Closer





Bahar

18 Ekim 2012 Perşembe

Gelmiş Geçmiş En Güzel Kadın






















"If only every man who sees my films
did not get the impression he can make love to me,
I would be a lot happier "

"They may call me a sinner,
but I am at peace with myself"

Kaynak ve daha fazlası için buraya

O'nun adı Brigitte Bardot.
Bu kadını gördükten sonra kimseye kolay kolay güzel diyesi gelmiyor insanın.